İklim Değişikliği 2021 Raporu; “Karbon salımı hızla azaltılmazsa aşırı hava olaylarının sıklığı da yoğunluğu da artacak” 

Hükümetler Ararası İklim Değişikliği Paneli (The Intergovernmental Panel on Climate Change – IPCC) altındaki Çalışma Grubu I, İklim Değişikliği 2021: Fiziksel Bilim Temeli başlıklı raporunu yayımlandı. Rapor iklim krizinin artık geleceğin meselesi olmadığını ortaya koyuyor. İklim krizi evimizde ve her geçen gün daha kötü senaryolara doğru hızla ilerliyoruz. Öngörülemeyen sıcak hava dalgaları, yangınlar, aşırı yağışlar, seller, eriyen buzullar ve can çekişen ekosistem tehlikeli bölgeye girdiğimizi bize her gün yeniden hatırlatıyor.

Raporun dikkat çeken çarpıcı noktaları ise şöyle;

  • 2030’da karbon emisyonlarının yarı yarıya azaltılması; en geç 2050’de ise net sıfıra indirilmesi gerekiyor.
  • Rapora göre 2011-2020 yılları arasında yeryüzü sıcaklığı, endüstri öncesi çağların 1.09 santigrat derece üzerinde idi; bu sıcaklıklar en son 125 bin yıl önce görülenlere yakın…
  • Deniz seviyeleri yükseliyor ve buz kaybı artıyor. 
  • Her geçen gün daha da kötü hava şartları ile karşı karşıya kalıyoruz; gözlenen değişikliklerin insan kaynaklı emisyonlardan kaynaklandığına dair kanıtların son değerlendirme raporundan bu yana güçlendiği görülüyor.

Peki her şey için çok mu geç? Ne kadar sera gazı emisyonu salımı olursa, her şey o kadar kötüye gidecek. Daha fazla ısınma daha sık ve daha yoğun sıcaklar, kuraklıklar, aşırı yağışlar, selleri karşımıza çıkaracak. Eğer sıcaklık artışı 1.5 derece ile sınırlandırılabilirse aşırı olayların sıklığı ve yoğunluğu yine de artacak fakat bu sınırın 2 dereceye çıkması yoğunluğu da iki katına çıkaracak.

Paris Anlaşması’nın da öngördüğü 1.5 derece hedefini tutturmak hala mümkün fakat çok hızlı bir emisyon azaltımını gerektiriyor. Karbon emisyonlarını sıfırlamadığımız sürece ısınma artmaya devam edecek. Son IPCC raporu, hızlı bir emisyon azaltım planıyla 2018’de ortaya konulan iki önemli eşiğin hala tutturulabileceğini doğruluyor. Bunun için, 2030’da emisyon salımını yarıya indirmeli ve 2050’de karbon nötr bir dünyayı kurmalıyız. Bu iki hedefi tutturmak bizi 1.5 derece sınırında tutacak.

Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Proje Sorumlusu Gökhan Ersoy raporun çarpıcı verilerini şöyle yorumladı; “Rapor verileri gösteriyor ki yıl sonunda Glasgow’da düzenlenecek COP26 İklim Zirvesi hayati bir önem taşıyor. Hükümetler 1.5 derece hedefiyle uyumlu bir şekilde emisyon azaltım planlarını güçlendirmeli, daha fazla fosil yakıta yatırım yapmamalı ve mevcut fosil yakıt faaliyetlerini sonlandıracak planları hızlıca uygulamalı. Aksi takdirde, mevcut durum % 80 ihtimalle 2 derece barajını aşacağımızı gösteriyor.”

Detaylı bilgi için;

Burcu Ünal Kurban, Greenpeace Akdeniz İklim&Enerji Projeler Lideri[email protected]
Gökhan Ersoy, Greenpeace Akdeniz İklim&Enerji Proje Sorumlusu, [email protected]